Nureddin Yıldız'dan hafızlık konusunda ezber bozan görüşler

Nureddin Yıldız’ın geçtiğimiz yıl bir programda yaptığı konuşma kamuoyunda yeniden gündem oldu. Konuşmasında hafızlık eğitiminin günümüzdeki konumunu değerlendiren Yıldız, hafızlık döneminin sona erdiğini ifade etti.

Konuşmasına, “Kardeşlerim çok zor bir örnek vereceğim. Herhangi kastı olan için gayet, süper bir sataşma malzemesi bu” sözleriyle başlayan Yıldız, geçmiş dönemlerde hafızlık eğitiminin bir mücadele alanı olduğunu söyledi.

“Ezanın yasaklandığı yıllarda, çocuklarımızın hafız yapılması kadar büyük bir cihat yoktu” diyen Yıldız, o dönemde farklı imkânsızlıklarla hafız yetiştirildiğini belirtti. “Ağıllarda çocuklara hafızlık yaptırılırdı. Anti-pedagojik ne kadar teknik varsa hepsi kullanıldı çocuklar hafız olsun diye” ifadelerini kullandı.

“FARZI AYİN DEĞİL ARTIK HAFIZLIK”

Yıldız, konuşmasında hafızlık eğitiminin günümüzdeki önemine dair görüşlerini de paylaştı. “Devlet okullarının da hafızlık yaptırdığı bir döneme geldik. Kur’an adamı bulamadığımız günleri yaşıyoruz. Artık farzı ayin değil hafızlık çünkü” sözlerini kullandı.

Hafızlık yapan çocukların, o dönemde büyük bir cihat gerçekleştirdiklerini söyleyen Yıldız, o dönemin şartlarının farklı olduğunu belirtti. “O gün o hamleyi yapanlar, Bedir Savaşı kadar mübarek bir savaş yaptılar. Allah onlardan razı olsun” dedi.

“MATEMATİK ZEKAYI MEDRESEYE VERMEK BİR BABA HEYECANIDIR”

Konuşmasının devamında, farklı alanlardaki yeteneklerin değerlendirilmesine de değinen Yıldız, “Allah’ın matematik okusun diye yarattığı, fizik okusun, biyoloji görsün diye yarattığı Müslümanlara belki Nobel Ödülü getirecek bir dehayı, bir medresede veya proje imam hatip lisesinde hafız yapmaya çalışmak, benim heyecanım sönsün diyen bir babanın arzusudur” ifadelerini kullandı.

Konuşmasında pedagojik yaklaşımların da önemine dikkat çeken Yıldız, “1 ay pedagoji bilen, çocukların annesi kadar ona yanabilen bir ağabey, ablanın kampında tutmayı tercih ederim” dedi.

“DÖNEM HAFIZLIK DÖNEMİ DEĞİL”

Yıldız, konuşmasında dönemin değiştiğini ve hafızlık eğitimine ilişkin anlayışın da buna göre şekillenmesi gerektiğini belirtti. “Demek dönem hafızlık dönemi değil. Zaten 3-5 tane çocuğumuz süper hafızlık zekasıyla 6-7 ayda hafızlık yapacak. Hafız ihtiyacı karşılanacak” sözlerini kullandı.

Ayrıca, İslamiyet’in bugüne taşınmasında hafızların değil, farklı eğitim kurumlarından mezun olan bireylerin rol oynadığını ifade eden Yıldız, “İslamiyet’i bugüne getiren ve şu anda Türkiye’yi yönetenler hafızlar değillerdir, kolej çocukları da değillerdir. Cumhuriyet okullarında yetişmiş, annelerinin İslam fısıldadıkları çocuklardır hepsi” dedi.

“BİN HAFIZDANSA BİN UHUT DAĞI GİBİ GENÇ”

Konuşmasının son bölümünde, toplumda hafızlık yerine İslam’a karşı durabilecek güçlü bireylerin yetişmesinin önemine vurgu yapan Yıldız, “Ümmetin çocuklarının hafız olmasından çok deizmin önünde ayakta duran Uhud dağı olmaları gerekiyor. Pısırık bin hafızdansa bin tane Uhud dağına dönüşmüş delikanlıyı tercih eder, alnından öperiz” dedi.